Gümüşhane'nin gözde köylerinden birinde, emekli imam Hakan Özgür, kendi imkânlarıyla gerçekleştirdiği anlamlı bir proje ile dikkatleri üzerine çekti. Yeşil alanların azalması ve iklim değişikliği gibi sorunlar karşısında duyarlılığını ortaya koyan Özgür, köyüne 50 bin ağaç dikmeyi başardı. Bu örnek davranış, sadece bölgedeki çevre bilincine katkı sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın da önemli bir örneği oldu.
Proje, Hakan Özgür'ün emekli olduktan sonra köyündeki yeşil alanların artmasını sağlama için bir adım atmasıyla başladı. Ağaç dikme fikri, çocukluğunda yaşadığı köyünün güzelliklerini geri kazandırma isteğinden doğdu. Çocuklarını da bu sürece dahil eden Özgür, “Çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras doğa” diyerek ağaç dikmenin önemine vurgu yaptı. Projenin amacı sadece kendi köyünü yeşillendirmek değil, aynı zamanda çevre bilincini artırmak ve toplumu doğaya karşı duyarlı hale getirmekti.
Özgür, ağaçların dikimi sırasında köylüleri de projeye dahil etmeyi başardı. Yerel halktan büyük bir destek gören emekli imam, gönüllülerin katılımıyla birlikte dikim işlemlerini gerçekleştirdi. Ağaç dikimi, köylülerin bir araya gelmesini sağlarken, aynı zamanda hem toplumsal dayanışmanın pekişmesine hem de çevre bilincinin artmasına katkı sundu. Proje sürecinde, yerel okulun öğrencileri de etkinliklere katılarak, doğaya karşı duyarlılıklarını geliştirdi. Hakan Özgür, bu durumun kendisini son derece mutlu ettiğini dile getiriyor ve “Birlikte çalışmak, bu işin en güzel yanı” diyor.
Projenin işleyiş süreci, köydeki herkesin elini taşın altına koymayı istemesi ile oldukça hızlı ilerledi. Ağaç dikim alanı belirlenerek ilk fidanlar toprakla buluştu. Her ağaç için ayrı bir hikaye yazılırken, köy halkı da bu hikayelere ortak olmak için bigüzel fırsat buldu. “Her bir ağaç, geleceğimizin teminatıdır. Onları sevgiyle büyütmek, bizim sorumluluğumuz” diyen Özgür, her fidanın ardında bir umudun yattığını vurguladı.
Dikilen ağaçların bakımı ve korunması için köy halkı arasında bir plan oluşturuldu. Proje sonrasında, özellikle çocuklara ağaçların önemi ve korunması ile ilgili eğitimler verilerek duygusal bir bağ oluşturulması hedefleniyor. Hakan Özgür, gelecek yıllarda başarıyla büyüyen bu ağaçların hem köylerine hem de çevre ekosistemine katkı sunacağına inanıyor. Aynı zamanda, bu projenin bölgedeki diğer emekli vatandaşlara ilham vermesini umuyor.
Özgür’ün bu sağladığı farkındalık, başka köylerde de benzeri projelerin hayata geçirilmesi için bir örnek teşkil ediyor. Yerel yönetimlerin de destekleriyle bu tarz kampanyaların artması, ülkenin birçok yerinde ağaçlandırma faaliyetlerinin hız kazanmasına olanak sağlayabilir. Gümüşhane’deki bu başarı hikâyesi, doğa ile barışık bir yaşam için atılmış önemli bir adım olarak kayıtlara geçiyor.
Sonuç olarak Hakan Özgür’ün çabası, yalnızca kendi köyünü değil, tüm Türkiye’nin çevre bilincini artırma yolunda bir örnek teşkil ediyor. Herkesin birer damla katkıda bulunduğu bu projede, doğal güzelliklerin korunması ve gelecek nesillere aktarılması adına atılan adımlar, birçok insana ilham verebilir. Doğaya duyulan saygı ve sevgi ile atılan bu adımlarla, hem çevre bilincinin artması hem de toplumda birliktelik duygusunun güçlenmesi sağlanmış oluyor. Gümüşhane'de emekli bir imam olan Hakan Özgür, bu anlamda gerçek bir kahraman olarak öne çıkıyor.
